Çok konuşulan ancak az bilinen GDO nedir? Gündemi değiştiren olaylar mıdır?

Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO), Genetik Modifiye Organizma (GMO) veya Transgenik ürünler gibi isimlerle anılan şey; Tıbbi,  Tarımsal ve benzeri amaçlarla bir canlıya (organizma) suni yöntemler kullanılarak başka bir canlıdan gen nakledilmesidir.

1970’lerde Tıbbı Biyoteknoloji  amacıyla başlayan ve günümüzde tarımsal yönüyle konuşulup/tartışılan GDO’nunBiyoteknolojik yöntemlerle sağlık alanında kullanılmasına tepki gösterilmemektedir. Avrupa Birliği ve bazı gelişmekte olan ülkelerde transgenik bitkilerin insan sağlığı ve çevre üzerine olası olumsuz etkileri tartışma konusu olmaktadır.

1996 yılından itibaren GDO’lu  ticari tarım ürünleri piyasaya verilmeye başlandı ve günümüzdei ekilip tüketilen ürünler ise sınırlı sayıdadır.

Halen piyasada olan transgenik soya, mısır, pamuk ve kolza gibi ürünlerin ticari ekimlerine izin verilmektedir. Bunlar dışında bazı ülkelerde küçük miktarlarda az sayıda ürün üretilmektedir.

Bazen basın-yayın organlarında yer alan GDO karşıtlarının iddialarının aksine, “tavuk geni aktarılmış patates, kolera geni aktarılmış domates, hamam böceği geni aktarılmış karpuz veya akrep geni aktarılmış pamuk” dünyanın hiçbir yerinde yetiştirilip tüketilmemektedir.

Türkiye'deki basında yer alan haberlerin aksine Avrupa Birliği her yıl 40 milyon ton civarında soya ve bazı yıllar mısır ürünleri ithal etmekte, yine İspanya'daki mısır üretiminin % 70’den fazlası GD mısır ile yapılmaktadır. GDO’nun çevreye/ekolojiye etkileri halen tartışmaya muhtaç en önemli  konu iken maalesef gündemde yeterince yer almamaktadır.

Henüz her şeyi ile bilinmeyen bu konuda ülkemiz doğru olanı yapmakta ve temkinli hareket ederek yasak uygulamaktadır.