Eğitim-Bir-Sen'den Performans Taslağı ve Şiddet Olaylarına Karşı İmza Kampanyası!

Eğitim-Bir-Sen, "Performans değerlendirme taslağına hayır diyor, şiddete karşı yasal düzenleme istiyoruz" Eğitim-Bir-Sen'den eğitimcilere çağrı, “İMZANI GÖNDER, İRADENİ GÖSTER”

Eğitim-Bir-Sen'den Performans Taslağı ve Şiddet Olaylarına Karşı İmza Kampanyası!
03 Nisan 2018 Salı 12:05

Üyelerinin hakkını koruma noktasında birçok önemli faaliyete imza atan Eğitim-Bir-Sen Adana Şubesi bu kez de iki farklı konuyla ilgili imza kampanyası düzenleyerek farkındalık oluşturmayı amaçlıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ve kanuni bir dayanağı olmayan Performans Taslağının rafa kaldırılması ve eğitimcilere yönelik şiddetin son bulması için yasal düzenleme talep eden Eğitim-Bir-Sen Adana Şubesi dün bir basın açıklamasıyla birlikte imza kampanyasını başlattı.

Öğretmenlerimiz, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısı olmayacak aksine kurumsal bütünlüğü bozacak, mesleki motivasyonu düşürecek, çalışma barışını yok edecek, işbirliğini zedeleyecek, öğretmenlik mesleğini örseleyecek performans değerlendirme sürecine tabi tutulmak istenmektedirler. 

Geçtiğimiz yıl öğrencisi tarafından bıçaklanarak ağır yaralanan ve 3 ay komada kalarak hayatta kalma mücadelesi veren Müdür Yardımcısı İhsan Ağca'nın okulu Medine Müdafi Fahreddin Paşa Anadolu İmam Hatip Lisesinde yapılan basın açıklaması ile imza kampanyası başlattı.

Basın açıklamasını Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer yaptı. “İMZANI GÖNDER, İRADENİ GÖSTER” sloganıyla 4 merkez ilçede (Yüreğir, Seyhan, Çukurova, Sarıçam) imza kampanyasını başlattıklarını ifade eden Sezer; Yarın da 11 ilçedeki tüm eğitim kurumlarında imza kampanyasını başlatacaklarını söyledi.

Basın açıklamasında performans taslağına neden karşı çıktıklarını açıklayan Başkan Mehmet Sezer; “Yüz yüze bakanları karşı karşıya getirecek, not vermesi gerekeni not alana dönüştürecek, eğitimin paydaşlarını gerçek rollerinden uzaklaştıracak bir değerleme sisteminden medet ummak, sahip olduğumuz değerleri de israf etmek olacaktır. Eğitim sisteminin geldiği bu son noktada karar alıcıları hesaba dâhil etmeyen, hatalı politika belirleyenlerin performansına odaklanmayan, “Biz yaptık oldu” anlayışını sürdürenlerin performansını öncelikle değerlendirmek daha doğru bir başlangıç olacaktır.” dedi 

Konuşması zaman zaman alkışlarla kesilen Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, eğitimin öznesi olan eğitimcilerin şiddetin nesnesi haline geldiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü;

“Her geçen gün artan şiddet olayları birçok eğitimciyi mağdur etmekte, eğitim camiasını hem tedirgin etmekte hem de üzmektedir. Önceden itibarın, ihtimamın ve saygının odağında olan öğretmenlerimiz artık hakaretin, şiddetin ve itibarsızlaştırma sarmalının içine düşürülmüştür. Bir daha Ayhan Öğretmenlerin görevi başında öldürülmemesi, İhsan Ağca’ ların, Yusuf ve Gülhan öğretmenlerin bıçaklanmaması, Yunus öğretmenlerin zorbalarca darp edilmemesi için tüm eğitim kurumlarından sesleniyor, şiddete dur diyoruz. Eğitim-Bir-Sen Adana şubesi olarak “Öğretmen Performans Değerlendirme Taslağına Hayır diyoruz, Şiddete Karşı Yasal Düzenleme İstiyoruz” mesleğimizin daha fazla yıpratılmasına müsaade etmeyeceğimizi buradan haykırıyoruz. Bildiğiniz gibi 27 Mart Salı günü İstasyon meydanında basın açıklaması yaparak bu duruma itiraz etmiştik. Bugün de Türkiye genelinde performans taslağına itirazımızı tescilleyecek imzaları atıyor, şiddete dur diyecek iradeyi gösteriyoruz.  Bugün 4 Merkez İlçemiz olan Yüreğir-Seyhan-Çukurova-Sarıçam’da,  Yarın ise diğer 11 ilçemizde olmak üzere tüm eğitim kurumlarında “İmzanı Gönder, İradeni Göster” sloganıyla 1 ay süreli imza kampanyamızı başlatıyoruz. Kampanyamızı, geçen yıl bu okulda görev yapan Müdür Yardımcımız İhsan Ağca’nın öğrencisi tarafından bıçaklanarak hayatta kalma mücadelesi vermesi dolayısıyla Medine Müdafii Fahreddin Paşa Anadolu İmam Hatip Lisesinde başlatıyoruz diyerek İmza kampanyası hakkında bilgiler veren Başkan Sezer, imza kampanyasında iki dilekçe olduğunu hatırlatarak, ilk dilekçede eğitimcilere yönelik şiddet olaylarının son bulması için yasal bir düzenleme talep ettiklerini ve bu dilekçeyi TBMM’ye ileteceklerini, son zamanlarda eğitimciler arasında büyük sıkıntılar çıkaran performans değerlendirme taslağıyla ilgili olan ikinci dilekçeyi ise MEB’e ulaştıracaklarını, kampanya katılmak isteyen eğitim çalışanlarının iki dilekçeyi de ayrı ayrı imzalaması gerektiğini söyledi.

Mehmet Sezer, Eğitim-Bir-Sen’in imza kampanyasını 81 ilde üyelerinin emeği ve tüm eğitim çalışanlarının desteğiyle büyüteceklerini, haksızlığa ve zorbalığa karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini belirterek sözlerini tamamladı.
 

Eğitim-Bir-Sen'in resmi internet sayfasında yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, eğitimcilerin, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısı olmayacak, aksine kurumsal bütünlüğü bozacak, mesleki motivasyonu düşürecek, çalışma barışını yok edecek, iş birliğini zedeleyecek, öğretmenlik mesleğini örseleyecek performans değerlendirme sürecine tabi tutulmasına da şiddete maruz kalmasına da karşı olduklarını ifade ederek, “Performans değerlendirme taslağına hayır diyor, şiddete yasal düzenleme istiyoruz” dedi.

Eğitim-Bir-Sen, performans değerlendirme taslağının geri çekilmesi ve şiddete yasal düzenleme yapılması talebiyle 81 ilde imza kampanyası başlattı. “İmzanı Gönder, İradeni Göster” sloganıyla düzenlenen ve bir ay sürecek kampanya dolayısıyla Sincan İMKB İlkokulu ve Ortaokulu’nda bir basın toplantısı yapıldı. Genel Başkan Vekili Latif Selvi, Başkan yardımcıları Ramazan Çakırcı, Mithat Sevin, Şükrü Kolukısa, Hasan Yalçın Yayla, Atilla Olçum, Ankara 6 No’lu Şube Başkanı Uğur Kolsuz, Şube yönetimi ve çok sayıda eğitimcinin katıldığı toplantıda konuşan Genel Başkan Ali Yalçın, öğretmenlerin, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısı olmayacak, aksine kurumsal bütünlüğü bozacak, mesleki motivasyonu düşürecek, çalışma barışını yok edecek, iş birliğini zedeleyecek, öğretmenlik mesleğini örseleyecek performans değerlendirme sürecine tabi tutulmak istendiğini belirterek, şöyle devam etti: “Performans değerlendirme taslağının hiçbir hukuki ve kanuni dayanağı yoktur. Eğitim gibi uzun erimli, sonuçları hemen alınamayan bir süreçte, anlık veya kısa vadeli performans ölçümünün mümkün olmadığı, eğitimi bilenlerce açık bir gerçektir. Meslekleriyle ilgili konularda söz hakkı verilmeyen, politika belirlenirken tecrübesine müracaat edilmeyen, içerik, yöntem ve materyalleri seçme ve okul yönetimiyle ilgili karar süreçlerine hiçbir zaman dâhil edilmeyen, neredeyse eğitimin çeperinin kenarına sıkıştırılan öğretmenlerimizin, tüm bu yanlışların ayyuka çıktığı bir dönemde tek sorumlu ilan edilmesi anlamına gelecek performans taslağını haksız bir değerlendirme ve hukuksuz bir uygulama olarak görüyoruz. Yüz yüze bakanları karşı karşıya getirecek, not vermesi gerekeni not alana dönüştürecek, eğitimin paydaşlarını gerçek rollerinden uzaklaştıracak bir değerleme sisteminden medet ummak, sahip olduğumuz değerleri de israf etmek olacaktır.”

‘Biz yaptık, oldu’ anlayışını sürdürenlerin performansını öncelikle değerlendirmek daha doğru bir başlangıç olacaktır

Okulların bulunduğu sosyal konumu, ekonomik imkânlarını, fiziki donanım ve altyapılarını, öğrenci profilini, ebeveynlerin statüleri arasındaki farkları dikkate almayan bir değerlendirme anlayışının ülkenin gerçeklerinden de uzak olduğunu vurgulayan Yalçın, “Bu durum, eşitsizlikler içinde adalet aramaktan, yeni hak kayıplarına kapı aralamaktan, yeni çatışma alanları üretmekten başka bir işe yaramayacaktır. Eğitim sisteminin geldiği bu son noktada karar alıcıları hesaba dâhil etmeyenlerin, hatalı politika belirleyenlerin performansına odaklanmayanların, ‘biz yaptık, oldu’ anlayışını sürdürenlerin performansını öncelikle değerlendirmek daha doğru bir başlangıç olacaktır” şeklinde konuştu.Şiddet olaylarına karşı caydırıcı nitelikte yasal düzenleme yapılmasını acilen talep ediyor ve bekliyoruz

Eğitimin öznesi olan eğitimcilerin şiddetin nesnesi haline geldiğini dile getiren Yalçın, şunları söyledi: “Her geçen gün artan şiddet olayları birçok eğitimciyi mağdur etmekte, eğitim camiasını hem tedirgin etmekte hem de üzmektedir. Önceden ihtimamın ve saygının odağında olan öğretmenlerimiz artık hakaretin, şiddetin ve itibarsızlaştırma sarmalının içine düşürülmüştür. Aklıselim insanlar için bu, bir mesleğin yıpranması değil, bir milletin geleceğinin yok edilmesidir. Münferit eylemler olmaktan çıkmış, gittikçe yaygınlık kazanmış, artık toplumsal bir yara hâline gelmiş bu şiddet, eğitim öğretim hizmetinin yürütülmesini olumsuz etkilemekte, eğitimcilerin verimliliğini düşürmektedir. Ayhan öğretmenlerin bir daha görevi başında öldürülmemesi, Yusuf öğretmenlerin sırtından vurulmaması, Gülhan öğretmenlerin sokakta ortasında bıçaklanmaması, Yunus öğretmenlerin zorbalarca darp edilmemesi için tüm eğitim kurumlarından sesleniyor, şiddete dur diyoruz. Bu şiddet olaylarına dur diyecek bir irade gösterilmez, şiddet uygulayan kişiler hak ettikleri cezaya çarptırılmaz ve daha ciddi, caydırıcı tedbirler alınmaz ise çok daha ağır olaylarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu doğrultuda eğitim çalışanlarına karşı eğitim-öğretim hizmeti sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması artık kaçınılmazdır. Eğitimciler olarak şiddet olaylarına karşı caydırıcı nitelikte yasal düzenleme yapılmasını acilen talep ediyor ve bekliyoruz.”

Yetkililerin sessiz kalmamasını umuyor, haksızlığa ve zorbalığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğimizi deklare ediyoruz

“Eğitim-Bir-Sen olarak öğretmen performans değerlendirme taslağına hayır diyor, mesleğimizin daha fazla yıpratılmasına müsaade etmeyeceğimizi buradan haykırıyoruz” diyen Ali Yalçın, “Türkiye genelinde performans taslağına itirazımızı tescilleyecek imzaları atıyor, şiddete dur diyecek iradeyi gösteriyoruz. 81 ilde üyelerimizin emeğiyle, tüm eğitim çalışanlarının desteğiyle yükselteceğimiz bu sese, yetkililerin sessiz kalmamasını umuyor, haksızlığa ve zorbalığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Konuşmanın ardından, hazırlanan dilekçe metinleri imzalandı.

Bütün eğitim çalışanlarının katılımına açık olarak 2 Nisan-1 Mayıs 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilecek kampanya kapsamında toplanan dilekçeler MEB'e ve TBMM Başkanlığı’na ulaştırılacak.

Eğitim-Bir-Sen'in konuya ilişkin açıklaması için TIKLAYINIZ.

Eğitim-Bir-Sen tarafından TBMM Başkanlığı'na gönderilecek dilekçe için tıklayınız.

Eğitim-Bir-Sen tarafından MEB'e gönderilecek dilekçe için tıklayınız.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Yavuz - 6 yıl önce
Öğretmenin saygınlığını yerle bir etmek için her şeyi yapıyorlar.