Mustafa Yıldırım Yazdı - Hislerimize Hudut Çizilir mi?
Eğitimci Yazar Mustafa Yıldırım, "Hislerimize Hudut Çizilir mi?" başlıklı güzel bir yazı kaleme aldı.
HİSLERİMİZDE HUDUT ÇİZİLİR Mİ?
Anadolu'nun herhangi bir yerinde sızlayan bir kalp içimize dokunuyorsa, Filistin li bir çocuğun göz yaşları nefesimizi kesiyorsa, Irak ta bir Türkmen kardeşimizin ayağının takılması bizi de sendeletiyorsa, Doğu Türkistan daki mezalim içimizde çığlık oluyorsa, Azeri kardeşimizin acısını derinden hissediyorsak, Balkan topraklarına dökülen her kanı damarlarımızdan dökülen kan olarak görüyorsak, kara kıtada yaşanan her vahşet bizi kabuslara sürüklüyorsa, Zehra bebek için ağladığımız kadar Aylan bebek için de ağlayabiliyorsak, masum bir canı kutsal sayabiliyorsak, Dünya nın ucra bir köşesindeki sorun bizi de kaygılandırıyorsa hislerimize asla hudut çizilemeyeceğini kabul edebiliriz…
2500 yıllık bilinen Türk tarihine baktığımızda ‘’Türk-cihan hakimiyeti mefkuresi’’ çerçevesinde tüm cihana nizam vermek isteyen bir necip milletin mensupları olduğumuzu unutmamalıyız. Mete Han kurmuş olduğu siyasi yapıyla teşkilatçılığı tanıtmıştır dünyaya…Atilla ile beraber Türk kültürü ve Türk ruhu Avrupa topraklarında hayat bulmuştur. Hazarlar hoşgörünün ve tüm farklılıklara rağmen beraber yaşama sanatının ne olduğunu öğrettiler, Göktürkler siyaset ilmine zirveyi yaşattılar,Uygurlar medeniyeti öğrettiler ilkel zihniyetlilere,İskitler maden işlemeciliği ve sanatının emsalsiz ürünlerini verdiler…
İslamla taçlanan milletimiz ‘’Cihat’’ anlayışıyla beraber İslam ın kılıcı olmuştur. Toprak fethettikleri kadar adalet ve hoşgörü siyasetiyle gönülleri de fethetmişlerdir.Müminler kardeştir düsturuyla kardeşlik hukukunu güçlendirmişlerdir.Müslümanlar bir vücudun azaları olarak görülmüştür.İslama hizmetkar olmayı en büyük şiar kabul etmişlerdir.Osmanlıyla beraber bu hassasiyetler altın devrini yaşamışdır.
Zalimi değil mazlumu,güçlüyü değil haklıyı,gaddarı değil mağduru,günahkarı değil masumu tercih eden bir yüce millet olmuşuz.Tarafımızı hep Hak’tan yana belli etmişiz ateşe su taşıyan karınca misali…
Hazımsız ve kindar Haçlı zihniyeti hep karşımızda durmuştur ve durmaktadır da…
Dahili ve harici aktörleri ile tezgahlamış oldukları oyunları ile köstek olmuşlardır ve olmaktadırlar da…
Winston Churchill in Türkler ile ilgili şu tespiti bugünü anlamak için ne kadar manidardır ’’Türkler solarsa sulanmalı, büyürse budanmalı’’…
Batı için Türkiye nin varlığı stratejik açıdan önemli ama söz dinleyen(!) bir Türkiye…
Coğrafi olarak sınırlarımız bellidir ama gönül sınırlarımıza kimse müdahale edemez.Tarihi ve kültürel zeminimiz bizi her zaman Allah ın izniyle diri tutacaktır. Yeterki birlik ve beraberliğimizi muhafaza edelim…
Madımak ta yakılan canları Başbağlar da kurşunlanan canlardan ayrı tutmamak,Şehit Ömer Halisdemir ile şehit Fethi Sekin i bu kutsal vatanın evladı görmek kardeş kavgasına engellemez mi sizce de…
Çanakkale ruhunun her daim yaşaması yüce Allah tan duamdır…
