İşveren çalışanın iş akdini 6 aylık sürenin dolmasına 2 gün kala fesh edebilir mi?
Bazı işverenler kıdem tazminatı ödememek için çalışanlarını 6 aylık sürenin dolmasına bir iki gün kala işten çıkarabiliyor. Peki işveren bu tür kararlar alabilir mi? İşte Yargıtay'ın konuyla ilgili emsal kararı.
Çalışanlar Dikkat! İşveren İş Akdini 6 Aylık Sürenin Dolmasına iki gün kala feshederse..
4857 Sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesi'ne göre ancak altı aylık kıdemi dolan işçi işe iade davası açabilir. İşe iade davasının temel ön koşullarından biri de budur.
Altı aylık kıdemin fesih bildirimi sırasında dolmuş olması gerekir.Ancak uygulamada işçinin kıdeminin dolmasına bir kaç güne kala çalışanların iş akitlerine, işe iade davasının açılabilmesini engellemek adına işe son verildiği görülmektedir.
Yargıtay yakın zamana kadar bu durumlarda işverenin kötüniyetinin olup olmadığının araştırılmasının gerekliliğine dikkat çekerken;
Son verdiği 09/11/2017 tarihli kararında şekli bir karar vererek, davacı çalışanın iki gün kala iş sözleşmesinin feshedilmesinde süreyi tamamlamadığından işe iadesini reddetmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin önceki kararlarına bakıldığında, işveren iyiniyet kurallarına aykırı olarak 6 aylık kıdem koşulunun gerçekleşmesini engellemiş ise, şartın gerçekleştiği kabul edilerek davacının iş güvencesi hükümleri kapsamında düşünülmesi gerektiğini değerlendirmişken( 15.10.2010 tarih,2009/30688 E. 2010/29172 K. sayılı ),
Yine Yargıtay 9.Hukuk Dairesi’nin 09.11.2017 tarih ve 2016/28920 E ve 2017/17860 K sayılı kararında,çalışanın toplam prim gün sayısının 179 olduğu, prim sayısına göre davacının 6 aylık kıdemini doldurmasına 1 gün kala sözleşmesinin fesih edildiği, bu tarihe göre davacı işçinin, işveren nezdinde hizmetinin altı aydan az olması nedeniyle de, davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağına karar vererek işe iade edilmesine dair verilen yerel mahkeme kararını hatalı bulmuştur.
Özetle,Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işyerinde 6 aylık kıdemini doldurmadan işçi çıkarılmasına ilişkin genel bir uygulamanın bulunup bulunmadığı, fesihten sonra yeni işçi alınıp alınmadığı gibi hususlarla birlikte işverenin kötüniyetli olup olmadığı etraflıca araştırılarak tarafların bu konudaki delilleri toplanarak sonucuna göre davacının iş güvencesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekir şeklinde bir değerlendirmeye gitmekte iken;
Verdiği son kararında görüş değişikliği yapmıştır.
Şekli verdiği kararında, Altı aylık sürenin dolmasına bir kaç gün kala iş sözleşmesinin feshedilmesinin, otomatik olarak işverenin kötüniyetli olduğunu göstermeyeceğini, Kötüniyetin varlığını iddia eden işçinin bunu salt sürenin azlığı ile olarak değil de diğer deliller ile de kanıtlaması gerektiğini değerlendirmiştir.
