Faruk Özlü: Başkanlık sisteminin ekonomik olumlu etkileri olacak

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, ülke gündemine ve istikrarlı şekilde büyüyen ekonomiye dikkat çekti.

Faruk Özlü: Başkanlık sisteminin ekonomik olumlu etkileri olacak
15 Ekim 2016 Cumartesi 16:39

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin, "Yeni anayasanın ve başkanlık sisteminin, sosyal ve ekonomik hayatımıza çok olumlu etkileri olacağını düşünüyorum. Bu konuyu, ön yargılardan ve politik pozisyonlardan bağımsız bir şekilde tartışabilmeliyiz. Ortak akıl çerçevesinde en uygun sistemi inşa edebilmeliyiz. Başkanlık sistemiyle ilgili çalışmalar neticesinde ortaya çıkacak olan modeli, önce Meclis iradesine, ardından da doğrudan milletimize götürelim." dedi.

Bakan Özlü, Düzce'de yapımına devam edilen TEM Otoyolu - Organize Sanayi Bölgesi bağlantı yoluna giderek yetkililerden bilgi aldı.

Ardından Düzce Üniversitesi Cumhuriyet Konferans Salonu'nda Düzce Ticaret ve Sanayi Odasınca düzenlenen Sanayi Şurası'na katılan Özlü, burada yaptığı konuşmada, bakanlık olarak Düzce'ye adeta bir çıkarma yaptıklarını söyledi.

Bakanlığın tüm kadrolarıyla Düzce'ye geldiklerini anlatan Özlü, kentin sorunlarını mümkün olan en hızlı şekilde çözüme kavuşturmayı amaçladıklarını bildirdi.

Özlü, AK Parti'den önceki Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun çok iyi hatırlandığını anımsatarak;

"Birçoğunuz, o zorlu koşullarda, güven ve istikrarın olmadığı bir ortamda işlerinizi kurdunuz, büyütmeye çalıştınız. Genel politikaların başarısızlığı bir yana, devlet sizlerin sorunlarınıza hep kayıtsız kalıyordu. Bir elin parmağını geçmeyecek bazı büyük firmaları saymazsanız, devlet sizlere sırtını dönüyordu. Buralara dönüp bakmıyordu. Sizler Ankara'ya gitseniz, kapılarını sizlere açmıyordu. Artık bütün bunlar değişti. AK Parti ile birlikte bambaşka bir dönem başladı. Artık devlet sizin ayağınıza geliyor. Sakın yanlış anlaşılmasın, bizim burada olmamız sizin için bir lütuf değil. Bu sizin doğal hakkınızdır. Bizim de en temel vazifemizdir. Devlet mekanizması, siyaset ve bürokrasi kurumları, bunun için, sizlere hizmet etmek için var. Bugün de bundan sonra da sizlerle her zaman bir arada olmaya gayret edeceğiz. Sorunlara yerinde çözümler üreterek, sizlerin daha fazla ve daha nitelikli üretim yapmanızın, daha iyi ticaret yapmanızın önünü açacağız. Hem Düzce'de hem de Türkiye'nin tamamında ekonomik hayatın daha da canlı hale gelmesini sağlayacağız." ifadelerini kullandı.

"15 Temmuz süreci de Türkiye ekonomisinin gücünü ve direncini gösterdi"

Türkiye ekonomisinin güçlü olduğunu vurgulayan Özlü, özellikle 2002'den sonra hayata geçirilen birçok reformun Türkiye ekonomisini diğer dünya ülkelerinden olumlu yönde ayrıştırdığını belirtti.

Özlü, bunu 2008'in son çeyreğinde patlak veren küresel krizde ispatladıklarını, o dönem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın krizin Türkiye'yi teğet geçeceğini ifade ettiğini, gerçekten de Türkiye'nin o krizden en az etkilenen ülkelerden biri olduğunu anımsattı.

Türkiye ekonomisinin defalarca testlerden geçtiğini ve hepsinden alnının akıyla çıktığını bildiren Özlü, "15 Temmuz süreci de Türkiye ekonomisinin gücünü ve direncini gösterdi. Makroekonomik alanda, kamu maliyesinde, bankacılıkta, yapısal reformlar hayata geçti. Şimdi ise tasarruflarımızı artıracak ve cari açık sorunumuzu çözecek yapısal reformları hayata geçiriyoruz. Bir yandan da artık 'mikro' diyebileceğimiz reformları hayata geçiriyoruz. Artık sektörler ve hatta neredeyse işletmeler düzeyinde politikalar üretiyoruz. Mesela teşvik sisteminde en son yaptığımız değişiklikler bu mantığa dayanıyor. Artık biz şu şartlarda teşvik veriyoruz, 'isteyen yararlansın' demiyoruz. Her yatırıma, o yatırımın ihtiyacına özel teşvikler uygulamaya başlıyoruz. Türkiye'de daha fazla yatırım yapılmasını amaçlıyoruz. Ancak bu yeterli değil. Türkiye'nin bir Ar-Ge cenneti haline dönüşmesini ve daha yüksek katma değerli ürünler üretmesini hedefliyoruz. Hiç kimsenin şüphesi olmasın, yatırımın, üretimin, Ar-Ge'nin önündeki engelleri kaldırmaya devam edeceğiz. Sadece önünüzü açmakla, yoldaki engelleri kaldırmakla yetinmeyeceğiz. Sizlere destek de olacağız."

Başkanlık sistemi tartışmaları

Türkiye'nin çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu dile getiren Özlü;

"Bu potansiyeli en yüksek seviyede açığa çıkarmak hepimizin vazifesidir. Yeter ki bu ülkeyi akılla, mantıkla, bilimle, bilgiyle yönetelim. Yeter ki bu ülkede her anlamıyla evrensel standartları yakalayalım. Yeter ki ekonomik ve siyasi istikrarı koruyacak bir sistem inşa edelim, bu ülkeyi yeniden koalisyon sarmalına sokmayalım. İşte bu açıdan, bu hafta içinde yeniden başlayan Başkanlık sistemi tartışmalarını çok önemsiyorum. Bu tartışmaların Türkiye için olumlu olduğuna inanıyorum. Yeni anayasanın ve başkanlık sisteminin, sosyal ve ekonomik hayatımıza çok olumlu etkileri olacağını düşünüyorum. Bu konuyu, ön yargılardan ve politik pozisyonlardan bağımsız bir şekilde tartışabilmeliyiz. Ortak akıl çerçevesinde en uygun sistemi inşa edebilmeliyiz. Başkanlık sistemiyle ilgili çalışmalar neticesinde ortaya çıkacak olan modeli, önce Meclis iradesine, ardından da doğrudan milletimize götürelim. Meclis'te 550 vekilin tamamı olur dese bile, yine de milletimize fikrini soralım. En iyi hakem olan milletimiz de kararını versin ve yolumuza ona göre devam edelim. Böylece hızımıza hız katalım. Bu sürece, iş dünyamızın da çok ciddi bir şekilde sahip çıkacağını, çok ciddi bir katkı vereceğini düşünüyorum." şeklinde konuştu.

''TÜBİTAK yeniden yapılandırılacak''

Başbakan Binali Yıldırım'ın, geçen hafta 2017-2019 dönemi için Orta Vadeli Programı açıkladığını hatırlatan Özlü, programdaki temel amaçlardan birinin de sanayide yapısal dönüşümü hızlandırmak olduğunu söyledi. Özel sektör öncülüğünde, dışa açık, rekabetçi, yenilikçi, yüksek katma değer yaratan, Ar-Ge tabanlı ve çevreye duyarlı üretim yapısına dönüşümü hızlandıracaklarını anlatan Özlü, "Bunu sağlamak için, nitelikli istihdam altyapısı oluşturacak, girişimcilik kapasitesini güçlendirecek, ticarileşme ve markalaşma süreçlerini daha etkin hale getireceğiz. Sanayi girdilerinin ülke içinden karşılanma oranını artırmak için, yüksek miktarda yatırım gerektiren ara malı ve ham maddelerin üretimine öncelik vereceğiz." diye konuştu. Gelecek dönemde bakanlık olarak birçok önemli adım atmayı planladıklarını belirten Özlü, yıl sonuna kadar Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısını TBMM'de yasalaştırmayı hedeflediklerini, Üretim Reform Paketi ile de bakanlığın yeni üretim alanları ve sanayi parselleri oluşturma kapasite ve becerisini artıracaklarını dile getirdi.

Özellikle şehir içinde kalmış sanayi sitelerinin daha uygun yerlere taşınmasını sağlamak için de adımlar atacaklarına dikkati çeken Bakan Faruk Özlü, "OSB'lerin üzerindeki mali yükümlülüklerin bazılarını kaldıracağız veya miktarları düşüreceğiz. Mesela OSB'lerin arsa satış hasılatlarından yüzde 1'ini KOSGEB'e aktarmalarını sonlandırıyoruz. Dördüncü Sanayi Devrimi ile TÜBİTAK'ı yeniden yapılandırmak da bakanlığımızın en önem verdiği konular arasında yer alıyor. Bu iki başlık, nitelikli üretim hedeflerimiz açısından büyük önem taşıyor." değerlendirmesini yaptı.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.