Ehliyette Devrim Yaratacak Yeni Dönem
Ehliyette Devrim Yaratacak Yeni Dönem, Ehliyet Alacaklar İçin Ehliyette e-Sınav Nedir?, Ehliyet Pasaport ve Kimlikte Yeni Dönem Ne Zaman Başlıyor, 2020 Ehliyet ve Araç Kullanımı Konusunda Neden Titiz bir Ülkeyiz?, O Çarpıcı Tarih ve Detaylar Haberimizde

Ehliyette Devrim Yaratacak Yeni Dönem!
Prof. Dr. Mehmet Karadağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları İle Muayenelerine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğe göre ehliyetlerin belli dönemlerde sağlık raporların da da yeniden yapılması gerektiğini vurguladı.
Yönetmeliğin 1 Ocak 2016'da yürürlüğe girmesiyle bazı düzenlemelerin hayata geçirildiği, ehliyetlerin yenilenmesi için tanınan 5 yıllık sürenin de başladığını hatırlattı,Karadağ sözlerine , şöyle devam etti: "Bu düzenlemeler sırasında kişinin sürücü olup olamayacağını belirlemek için almış olduğu sağlık raporunda yeni bir durum vardı. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de trafik kazalarının önüne geçebilmek adına özellikle gündüz aşırı uyku hali yaşayan, obezitesi olan ve trafik kazası yapma riski yüksek durumda uyku apneli hastaların ehliyet almadan önce mutlaka tanılarının konup tedavilerinin yapılması planlanmıştı. Bunun için tanı koyma aşamasında uyku testinin kimlere yapmak gerektiği çok net olarak belirtilmişti. 1 Ocak 2016'dan itibarenehliyetleri yenilenirken, vücut kitle indeksi 33'ün üzerinde olan obez kişilerdeki uyku apnesirahatsızlığı riski yüksek olduğu için mutlaka önce polisomnografi yani uyku apnesi testi yaptırmaları, sonra ehliyet almaları öngörülmüştü. Ancak sağlık raporu almak için başvuru yapıldığında sağlık raporlarının usul ve esasları belirlenirken beyan formunda kişinin boy ve kilosunu yazılı bildiride bulunması zorunluluğu getirilmemişti. Burada bir yasal boşluk olduğu için de bu 4 yıl içinde uyku apneli olduğunu düşündüğümüz halde polisomnografi yaptırmaya gelen kişi sayısı oldukça az dı . 28 milyon civarında sürücümüz var ve ülkemizde erişkinlerde obezite oranı yüzde 20'ler civarında. Yani 5 milyon 600 bin civarında obez sürücü var. Bunlardan en iyi ihtimalle 5 milyon kişinin vücut kitle indeksinin 33'ün üzerinde olduğunu tahmin ediyoruz. Bu çerçevede ehliyet yenileme sürecinde her yıl 1 milyon kadar kişinin polisomnografi yaptırmasını bekliyorduk ama görülen o ki bu kadar rakam ortada yok."
VÜCUT KİTLE İNDEKSİNİ RAPOR VERECEK DOKTOR HESAPLAYACAK
BUÜ Tıp Fakültesi Hastanesinde 2004'ten bu yana Uyku Laboratuvarı Sorumlusu Karadağ, ehliyetle ilgili müracaat eden kişi sayısının parmakla sayılacak kadar az olduğunu anlattı. Prof. Dr. Karadağ, uygulamadaki eksikliklerin önüne geçebilmek için Sağlık Bakanlığınca yaklaşık iki ay önce Sağlık Raporları Usul ve Esasları Hakkında Yönerge'nin yayımlandığını dile getirdi. Sağlık raporlarının usul ve esaslarının yeniden belirlenmesinin memnun ettiğini vurgulayan Karadağ, "Kişiler artık herhangi bir nedenle sağlık raporu alacakları zaman sağlık kuruluşlarına müracaat ettiklerinde beyan ettikleri formların içinde boy ve kilolarını da açıklamak zorundalar. Bunu beyan ettikleri anda vücut kitle indeksini hesaplamak her hekim için son derece kolay bir iştir." ifadelerini kullandı. Vücut kitle indeksi 33'ün üzerinde olanların, ehliyet için müracaat ettiğinde önce uyku testi isteneceğini kaydeden Karadağ, kişide uyku apnesi tespit edilirse başlanacak tedaviye uyum gösterdiği ispat edildikten sonra sürücü belgelerini alabileceklerini belirtti.
GERÇEKLERLE ÖRTÜŞMEYEN SAĞLIK RAPORLARI GEÇERSİZ
Karadağ, yönetmelik ve yönergedeki maddelerin uygulanması konusunda, sağlık raporu verecek doktorlara büyük görevler düştüğünü açıklarken Raporların gerçeklerle örtüşmemesi durumunda geçersiz olacağını belirten Karadağ, şunları kaydetti: "Meslektaşlarımız için yönetmelikte bir madde var. Bir hekimin vermiş olduğu rapor eğer gerçeği yansıtmıyorsa o rapor geçersiz sayılır ve o raporu veren hekim hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulur ve o hekimin rapor verme yetkisi elinden alınır. Bu çok ağır yaptırım. Bu nedenle gerek devlet hastaneleri gerekse de sağlık kuruluşlarında bu raporları düzenleyen hekim arkadaşlarımızın yeni gelişmeyi göz önünde bulundurarak kişilerin boy ve kilolarına bakmaları ve vücut kitle indeksi 33'ün üzerinde olan her kişiden muhakkak polisomnografi istemeleri gerekiyor." Karadağ, polisomnografi alabilmek için hastalarının da tam gece uyku laboratuvarında yatmalarının gereksiz oldugunu belirtti bilgisini . Dünyada bunun standartlarını oluşturan AASM kuruluşun iki yıl önce yayınladığı rehbere göre, taşınabilir cihazlarla evde yapılan uyku testlerinin de hastanedekiler kadar gerçekçi olduğuna değinen Karadağ, " Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) aslında bu portable kayıtları ödeme listesine aldı. Normalde 16 kanallı bir uyku testi yapılması yerine 5-8 kanallı yada 8 kanaldan fazla bir uyku testi evde yapıldığında da SGK tarafından ödendiğini ancak bu şekilde tanı konulan hastaların hastalıklarının tipleri, şiddetleri net olmadığı için tedavinin düzenlenmesi açısından yeterli olunmadığını . Ancak kişinin uyku apnesi olup olmadığını göstermesi açısından son derece hassas, bizim ülkemizde de sorunun bu şekilde çözüleceğine inanıyoruz ." diyerek konuya açıklık getirdi.
İlgili Galeriler