Öğretim üyeleri 676 sayılı KHK'nın iptalini istedi
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, rektör seçimlerini yeniden düzenleyen, 29 Ekim 2016 gecesi çıkarılan 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kamu yararına iptalini istedi.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, üniversitenin güney kampüsünde yaptıkları basın açıklaması ile rektör seçimlerini yeniden düzenleyen 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ülkenin bilimsel, demokratik ve ekonomik gelişmesine zarar vereceğini ileri sürerek, iptalini istedi.
Öğretim üyeleri adına açıklama yapan Prof. Dr. Ayşe Buğra, Türkiye'nin zor zamanlardan geçtiğini söyleyerek, ortak aklın çalıştırılması ve hukuk devleti çerçevesinden çıkmadan zorlukların aşılabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Buğra, daha önce 18 Ağustos 2016'da TBMM'ye sunulan ve tepkiler üzerine geri çekilen düzenlemenin üniversite yönetimini siyasi iradenin tasarrufuna bırakacağını kaydederek, "Demokratik toplumlarda rektörler siyasi irade tarafından belirlenemez. Üniversiteler özerk kurumlardır. Bu özerklik anayasamız tarafından sınırlı da olsa güvence altına alınmıştır. Ancak son düzenleme üniversitenin kurumsal özerkliğini hem kamu hem vakıf üniversiteleri için yok etmektedir." dedi.
Boğaziçi Üniversitesi'nin 12 Temmuz 2016'da rektörünü seçtiği halde seçim sonucunun görmezden gelindiğini ve rektörün henüz atanmadığını hatırlatan Buğra, "Boğaziçi Üniversitesi 12 Temmuz 2016 tarihinde öğretim üyelerinin yüzde 90’ının katıldığı bir seçimde, yüzde 86 gibi rekor bir oy oranıyla rektörünü seçmiştir. Seçimlerin öneminin her gün hatırlatıldığı ülkemizde, böylesine net bir seçim sonucunun görmezden gelinerek, seçilmiş rektörün hâlâ atanmamış olması kabul edilemez. OHAL'in hukuki çerçevesi dışında kalan yeni rektör belirleme yöntemi ise ülkenin bilimseli demokratik ve ekonomik gelişmesine zarar verici niteliktedir. Özerk üniversitelerin gelişmiş toplumların güvencesi olduğunu hatırlatarak, rektör seçimini düzenleyen KHK'nın kamu yararına iptalini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Öğretim üyeleri adına açıklama yapan Prof. Dr. Ayşe Buğra, Türkiye'nin zor zamanlardan geçtiğini söyleyerek, ortak aklın çalıştırılması ve hukuk devleti çerçevesinden çıkmadan zorlukların aşılabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Buğra, daha önce 18 Ağustos 2016'da TBMM'ye sunulan ve tepkiler üzerine geri çekilen düzenlemenin üniversite yönetimini siyasi iradenin tasarrufuna bırakacağını kaydederek, "Demokratik toplumlarda rektörler siyasi irade tarafından belirlenemez. Üniversiteler özerk kurumlardır. Bu özerklik anayasamız tarafından sınırlı da olsa güvence altına alınmıştır. Ancak son düzenleme üniversitenin kurumsal özerkliğini hem kamu hem vakıf üniversiteleri için yok etmektedir." dedi.
Boğaziçi Üniversitesi'nin 12 Temmuz 2016'da rektörünü seçtiği halde seçim sonucunun görmezden gelindiğini ve rektörün henüz atanmadığını hatırlatan Buğra, "Boğaziçi Üniversitesi 12 Temmuz 2016 tarihinde öğretim üyelerinin yüzde 90’ının katıldığı bir seçimde, yüzde 86 gibi rekor bir oy oranıyla rektörünü seçmiştir. Seçimlerin öneminin her gün hatırlatıldığı ülkemizde, böylesine net bir seçim sonucunun görmezden gelinerek, seçilmiş rektörün hâlâ atanmamış olması kabul edilemez. OHAL'in hukuki çerçevesi dışında kalan yeni rektör belirleme yöntemi ise ülkenin bilimseli demokratik ve ekonomik gelişmesine zarar verici niteliktedir. Özerk üniversitelerin gelişmiş toplumların güvencesi olduğunu hatırlatarak, rektör seçimini düzenleyen KHK'nın kamu yararına iptalini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
